Şu İstanbul tam yedi tepedir 
Bunlardan biri de Cihangir 
Yolları karışık, bir labirent gibi 
Sokakta dolaşır kurnaz tilki 
Cihangirde tek kapılı evde 
Oturur yedi kişi alemde 
Dağılır tayfa,çıkarlar sokağa 
Elli türlü tehdit, elli türlü takla 
Rasta babayı kopartmışlar 
On adam, evini basmışlar 
Biz orda değildik, olayı görmedik 
Orda olsaydık, müdahale ederdik 
Cihangirden aşağıya kaçmış 
Kazancıda sıkıştırmışlar 
Üç el havaya atıp, gerisini bacağına sıkmışlar 
Al al al 
Bi de bunu al
Seni haylaz, seni gidi yaramaz 
Seni yaramaz, seni gidi afacan
Seni afacan, seni gidi hınzır 
Seni hınzır, seni gidi yaramaz 
Kafası güzel, kendi güzel
Ruhu güzel, mevzu özel 
Ama ona yine tuzak kuruyorlar 
Yine ona çakallık yapıyorlar 
Orospunun teki peşine takılmış 
Bunu bir güzel kafakola almış 
Bizim rasta, olmuş ona hasta 
Ona sorarsan, karı on numara 
Lan, yola yola yola bir şeyi bırakmadılar 
Lan, ne varsa elinden aldılar 
Bir değil, iki değil, üç değil 
Bu yollar hayatına mal oldu 
Rastaaa...
Rastaların babası, babaların babası 
Cümbüş rasta, cümbüüşş..
Rastaların babası, babaların babası 
Oooo
Çevremizde tam yedi gezegen var 
Bir güneş, bir ay, bir de o var 
Rastaların babası evrene sığmaz 
Gezer, gelir, koşar, yine yorulmaz 
Cihangir de bir gece oldu 
Gecenin adını rasta baba koydu 
Allem kullem, haytalık peşinde 
Önemli değil, rasta hep bizimle!